xxx

MATTA İNCİLİ'nden

İSA VE BEELZEBUB

Daha sonra İsa'ya, cine tutsak, kör ve dilsiz biri getirildi.
İsa adamı iyileştirdi. Öyle ki, adamın dili çözüldü, gözleri
görmeye başladı. Bütün kalabalık şaşırıp kaldı. "Bu, Davut'un oğlu
olabilir mi?" diye soruyorlardı.

Ferisiler bunu duyunca, "Bu adam cinleri, ancak cinlerin reisi
Beelzebub'un gücüyle kovuyor" dediler.

Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: "Kendi içinde
bölünmüş olan her ülke yıkıma uğrar. Kendi içinde bölünmüş hiçbir
kent ya da ev ayakta kalamaz. Eğer şeytan şeytan'ı kovarsa, kendi
içinde bölünmüş demektir. Bu durumda onun egemenliği nasıl ayakta
kalabilir? Eğer ben cinleri Beelzebub'un gücüyle kovuyorsam,
sizin adamlarınız cinleri kimin gücüyle kovuyorlar? Sizi bu
durumda kendi adamlarınız yargılayacak. Ama ben cinleri tanrı'nın
ruhu ile kovuyorsam, tanrı'nın egemenliği üzerinize gelmiş demektir.

Bir kimse güçlü adamın evine girip onun malını nasıl çalabilir?
Ancak önceden o güçlü adamı bağlarsa, onun evini soyabilir.

Benden yana olmayan bana karşıdır. Benimle birlikte toplamayan
dağıtıyor demektir. Bunun için size diyorum ki, insanların işlediği
her günah, ettiği her küfür bağışlanacak; ama Ruh'a karşı yapılan
küfür bağışlanmayacak. İnsanoğluna karşı bir söz söyleyen,
bağışlanacak; ama Kutsal Ruh'a karşı bir söz söyleyen, ne bu çağda,
ne de gelecek çağda bağışlanacaktır.

Ya ağacı iyi, meyvesini de iyi sayın; ya da ağacı kötü, meyvesini de
kötü sayın. Çünkü her ağaç meyvesinden tanınır. Sizi engerekler
soyu! Kötü olan sizler nasıl iyi sözler söyleyebilirsiniz? Çünkü
ağız yürekten taşanı söyler. İyi insan, içindeki iyilik haznesinden
iyilik, kötü insan ise içindeki kötülük haznesinden kötülük çıkarır.
Siz şunu söyliyeyim, insanlar, söyleyecekleri her boş söz için yargı
gününde hesap verecekler. Kendi sözlerinizle aklanacak, yine kendi
sözlerinizle suçlu çıkarılacaksınız."

xxx