ÖLÜM
ÜZERİNE
İnsanların çoğunun hayatı
öylesine sefil, öylesine önemsizdir
ki, öldükleri zaman herhangi bir şey
kaybettikleri söylenemez.
Bu çeşit kimselerde, değerli bir nitelik taşıyan
biricik yan,
yani insanlığın genel özellikleri ise, onlar
ölseler bile,
öteki insanlarda var olmaya devam eder. Devamlılık,
bireylerin
değil, insanlığın bir özelliğidir. İnsana
sonsuz bir hayat
verilmiş olsaydı, durmadan yaşayacağı için,
en sonunda
karakterinin değişmezliği ve sınırlı zekasından
ötürü, öyle
bir yeksenaklık duygusuna kapılacak ve öyle
tiksinecekti ki,
sonunda hiçliği tercih etmek zorunda kalacaktı.
Bireyin ruh
ölümsüzlüğünü istemek, bir yanılgıyı
sonsuz olarak tekrarlamayı
istemekle birdir. Çünkü aslında her birey, özel
bir yanılgı,
zavallı bir şey ve varolmaması gereken bir
varlıktır. Ve
hayatın gerçek amacı, bizi bundan kurtarmaktır.
Bunu açıkça
gösteren şey, bir çok insanın, hatta bütün
insanların, hayal
ettikleri bir dünyada olsalar bile, mutluluğa
ulaşamayacak bir
biçimde yaratılmış olmasıdır. Hayal
ettikleri bu dünya,
düşkünlük ve acıdan sıyrılmış olsa, cansıkıntısının
avucuna
düşecekler ve can sıkıntısından kaçabildikleri
ölçüde de
düşkünlüğe, acılara, sıkıntılara yeniden
yöneleceklerdir. Demek
ki, insanı daha iyi bir duruma ulaştırmak için,
onu daha iyi
bir dünyanın içine yerleştirmek yetmez; asıl
yapılması gereken
iş, onu tepeden tırnağa değiştirmek ve o ana
kadar ne ise, artık
öyle olmamasını sağlamaktır.
Bütün hayat etkinliklerinin sona ermesi, bu
etkinliği sürdüren
gücün bir yük altında kurtuluşu gibi görünüyor.
Ölülerin
yüzlerinde görülen o yumuşak durulmuşluk,
belki de bunu dile
getirmektedir.
(...)
Köpeğinize bakın: ne kadar uysal, ne kadar
uslu değil mi? Bu
köpek, yeryüzüne gelene kadar, binlerce köpeğin
ölüp gitmesi
gerekti. Ama bu binlerce köpeğin ölümü, köpek
İdea'sına hiç
dokunmadı bile. Bu İdea, onların ölümleri
ile kararmadı.
Köpeğinizin, sanki bugün dünyaya gelmiş gibi
canlı ve diri
olması ve hiçbir zaman ölüp gitmeyecek gibi görünmesi
bundan
ötürüdür. Onun gözlerinde, varlığında taşıdığı
ölümsüz ilke
yani archeus pırıldamaktadır.
Peki binlerce yıl içinde ölüm neyi ortadan
kaldırdı? Ölüm köpeği
ortadan kaldırmadı. Çünkü köpek, işte şurada
gözlerinizin önünde
ve kılına bile dokunulmamış halde duruyor. Ölümün
yokettiği şey,
bilincimizin güçsüzlüğünün, ancak zaman içinde
algılayabildiği
biçimi ve gölgesidir onun.
(...)
Hayatın kısa rüyasına karşılık, sınırsız
zamanın gecesi ne kadar
uzun!
Arthur
Schopenhauer
|