MİNOTAUROS Paramparça ettiğin maun masa üstü Anennim aile yadigarı büfesinin Üstünü oluşturan parçaydı eskiden- Taşıyordu yara izlerini bütün hayatımın. Bir müzayede çekici indirir gibi elden çıkarmıştın Yüksek bir tabure indirip üstüne Çocuk bakmaya yirmi dakika geç kaldığım için Çileden çıktığın o gün. "Aferin," diye bağırmıştım. "Haydi, İyice parçala da çıra olarak kullanalım. Şiirlerine koymadığın yanın bu işte!" Sonra, daha soğukkanlı, yatışmış bir halde, "Bir omuz versen kıtalarına, Yola koyulacağız." Derinliklerinde kulağının mağarasının Cin parmaklarını şaklatmıştı. Neydi ona verdiğim? Kanlı ucu o yumağın, Evliliğini çözecek, Çocuklarını tünellere dönüştürecek Yanıklarla dolu bir labirentte, Anneni bir çıkmaz yola dönüştürecek Ve seni getirecel boynuzlu, böğüren mezarına Dirilmiş babanın- Ve senin kendi cesedine orada. Ted Hughes